Meclise Başörtüsü ile Girecek İade-i İtibar

USTAD Başkanı Ahmet AKGÜL’ün Meclise başörtüsü ile girecek milletvekilleri ile ilgili değerlendirmesi

Başbakan Erdoğan’ın demokratikleşme paketinde açıkladığı önemli konulardan birisi de kamuda başörtü yasağının sona erdirileceğine dair açıklamasıydı.

27.02.2012 tarihli “Tazminat Sırası 28 Şubat Mağdurlarında” başlıklı (http://www.ustad.org.tr/?p=791) yazımda 28 Şubat öncesi ortaokulda bile tabii bir şekilde örtünebilen öğrencilerden, kamuda sorunsuz bir şekilde görevini yapan başörtülü memurlardan, sınavlara ve üniversiteye başörtülü girebilen bacılarımızdan bahsetmiş ve “Her şey ortada ve sıcak. 28 Şubatı sorgulamakta samimiysek, 28 Şubat ürünü yasakların ülkenin gerçek ihtiyacından değil, suni gerilimlerden türetilmiş yasaklar olduğu konusunda da samimi bir duruş sergilemek ve bu yasakları geçici çözümler yerine kökten çözmek durumundayız” şeklinde görüş belirtmiştim.

Nitekim herhangi bir yasal zemini olmamasına rağmen yıllar yılı mütedeyyin kesimi rencide eden birçok uygulama gibi başörtü yasağı uygulamasına da genelge değişikliği ile son verildi ve devletten hizmet alan veya hizmet veren herkesin önündeki çağdışı engel kaldırılmış oldu.

Gönül arzu ederdi ki, jakoben ve özgürlük karşıtlarının gazını alayım derken TSK ve Emniyet mensupları,  Hakim ve Savcılar ile Lise öğrencilerimizi bu uygulamadan mahrum etmeseydik.

Kamuda başörtü serbestisinin ardından tabii olarak gözler meclise çevrildi ve kadın milletvekilleri Meclise başörtüsüyle girebilir mi giremez mi şeklinde yapay bir tartışma başlatıldı.

Ustad_haci_miletvekilleri

Bu yıl haz farizasını eda eden MHP’den Meral Akşener ile AK Partili Gönül Bekin Şahkulubey, Gülay Samancı, Nurcan Dalbudak ve Sevde Beyazıt etrafında şekillenen bu tartışmalarda kendisiyle hac dönüşü görüştüğüm hemşerimiz Mardin milletvekili Gönül Bekin Şahkulubey’in fikrini sorduğumda bana verdiği cevap gayet net ve yalındı.

Geçmişten beri hem Allah’ın kendisine emrettiği dini bir vecibe, hem annesinin her defasında helalliği için bir şart olarak kendisinden istediği ve her seferinde bir sızı gibi içinde kalan örtünme isteğini yerine getirmeyi düşündüğünü söyleyen Şahkulubey, hac dönüşü tam zamanı diye düşündüğü Allah’ın emri örtünmeyi farklı mecralara çekecek, niyet okuyacak insanların göstereceği tutumundan endişeli olduğundan bahsetti.

Ben de kendisine, Merve Kavakçı ile yere düşürülen Meclisin itibarının en azından şimdilik bu şekilde Gönül Bekin Şahkulubey ve diğer milletvekillerinin eli ile hiçbir kınamacının kınamasından çekinmeden iade edilmesinin hem Güneydoğu adına, hem memleketim Mardin adına onurlu bir karar olduğunu söyleyip bu kararından dolayı başarı ve sabırlar diledim.

İşin esasında, bu tartışmadan çok öncesinde Cumhurbaşkanı Gül’ün eşi Hayrunnisa Gül hanımefendi Meclise girmiş ve laik devleti ayakta tutan hiçbir sütun devrilmemişti.

Söz konusu kadın milletvekili olunca hazır kıta bundan beslenmeyi umanlar ise şimdiden mevzi kapmaya başladı bile..

Oysa kamuoyunun hafızası Merve Kavakçı’ya yapılanları ve bunu yapanların 28 Şubat’ın baskıcı yüzü olduğunu hala unutmuş değil..

Ne bu günkü Meclis, askeri iradenin tecelli ettiği bir meclis, ne de hali hazırda görev yapan milletvekillerinin büyük bir çoğunluğu o günlerde askeri iradenin tavsiye kararlarını halkın üzerine emir gibi yağdıran milletvekilleri değil.

Hiçbir parti ayrımı gözetmeksizin tüm samimiyetimle ifade ediyorum ki, o günlere nispeten bu gün; halkın iradesinin kendini hissettirdiği daha sivil ve özgürlükçü bir Türkiye Büyük Millet Meclisi ile halkını Mecliste o günkü durumdan çok daha iyi şekilde temsil eden milletvekillerimiz var..

Basında yer aldığı şekli ile CHP’li bazı milletvekillerinin başörtülü bir milletvekilinin parlamentoya gelmesi halinde ne yapacağız şeklinde kara kara düşündüklerine inanmıyor, başı açık ve kapalının ortak parlamentosu olan Meclis’e milletin iradesi doğrultusunda seçilmiş herkesin girebileceğine dair özgürlükçü bir karar alacaklarını en azından şimdilik umuyorum.

Bu yüzden sorun çıkacağını da zannetmiyorum.

Kaldı ki, Meclis içtüzüğünde öteden beri başörtüsü ile Meclis Genel Kuruluna girilemeyeceği yönünde hiçbir kısıtlayıcı hüküm yok. Merve Kavakçı dönemindeki 28 Şubat post modern darbesinin Meclisin kılcal damarlarına kadar sirayet etmesinden dolayı oluşan bu kanaat, bu gün için tıpkı 28 Şubat darbecilerinin yargılanması sürecine girdiğimiz gibi geçerliliğini yitirmiş utanılası bir kanaattir.

Yazıma son verirken başta Mardin milletvekilimiz Gönül Bekin Şahkulubey’i ve diğer Milletvekillerimizi bu kararlarından dolayı kutluyor, bu kararlarına kim, hangi siyasi anlamı yüklerse yüklesin sonuna kadar destekliyor ve bir zamanların bana çok benzeyen Ahmet USTA’sının 12.03.2011 tarihinde Leyla Zana, Merve Kavakçı ve Mahinur Özdemir’e atfen kaleme aldığı, Seçilmiş veya Seçileceklerin bu bilinçte olması dileğiyle son bulan “Girdirin O Kadını İçeri..!” yazısı ile sizleri baş başa bırakıyorum.

http://www.mardinlife.com/Girdirin-O-Kadini-iceri-yazisi-145/

http://www.haberx.com/girdirin_o_kadini_iceri(19,w,8423,969).aspx

 

Sağlıcakla Kalın

USTAD http://www.ustad.org.tr    27.10.2013