Aday Listeleri ve Seçim üzerine

İşin doğrusu, bu süreçte şahit olduğum bir takım olayları, AK Parti ve HDP’nin Mardin listelerini ve bununla ilintili olarak çözüm sürecinin nereye doğru evirileceğine dair değerlendirmemi sizlerle paylaşacaktım.

Hatta bu duyurumu sosyal medya üzerinden yapmış, tozun dumana karıştığı bu günler yerine, ortalık durulduktan sonra daha sağlıklı bir değerlendirme yapabileceğimi sizlere ilan etmiştim.

Ne var ki, sakinleşme beklerken, perde arkası aktörlerin ortalığı daha da kızıştırdığına, makul eleştiri veya sitem hakkının inanılmaz bir şekilde hakaret ve bel altı seviyesine düşürüldüğüne tanık olunca elimdeki karalamayı hızlıca yazıya dönüştürmek zorunda kaldım.

Özel Teşekkür

Yaklaşık iki ay süren 25. dönem AK Parti Mardin milletvekili aday adaylık sürecini alnımın akıyla tamamladığım için Allah’ıma şükrediyorum.

Bu süreçte şahsıma gösterdikleri ilgi ve verdikleri destekten dolayı AK Parti Mardin il ve ilçe teşkilatlarımıza, Kadın ve Gençlik kollarımıza, Belediye başkan ve meclis üyelerimize, Mahalle başkanlarımıza, STK temsilcilerimize, muhtarlarımıza, esnafımıza ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Adaylık sürecimdeki hareketliliğimin haberleştirilmesinde, tanıtım materyallerin hazırlanmasında emeği geçen ve özellikle bu materyalleri haber sitelerinde yayınlayarak kampanyama gönüllülük temelli katkı sunan basın mensubu arkadaşlarıma özel teşekkür ediyorum.

Her birisi ile tanışma ve kaynaşma imkanı bulmaktan memnuniyet duyduğum güzel memleketimin güzel insanları ile gerek yurtdışı gerekse yurtiçinden dua ve desteklerini esirgemeyen dostlarıma ve beni bir an olsun yalnız bırakmayan akrabalarıma teşekkür ve minnet duygularımı da buradan iletmek isterim.

Aday listelerine Gelince

En başından bu yana, beni seven ve takip eden hemşehrilerimden sonucu ne olursa olsun yapacakları duayı yaşamak istedim. Nitekim benim için hayırlı sonuç sıralamaya girmemek yönünde imiş ki ben şu an bu duayı yaşamaktayım.

Bu saatten sonra aramızdan seçilen 6 değerli arkadaşımızla yola devam edeceğiz inşallah.

Beni bilenler, bardağı her daim dolu gören polyanacı bir kişiliğe sahip olmadığımı, yani hayatın hepsini her daim pembe görmediğimi çok iyi bilirler.

Ama bu süreçte sayıları ve oyları bir elin parmağını geçmeyip koca camiasının muhataplığını sürdürme arzusunda olanlarla, mahalle baskısını bizzat kendi mahallesine uygulamaya kalkan Yeni Türkiyenin Yeni Bajarileri ile, Kim, kime, hangi hamleyi, niye yaptı ve Ankara’da nasıl yankı buldu gibi malayani konularla hem benim hem sizin canınızı sıkmak istemem.

Ama aday adayı olduğum partiden olsun veya olmasın sevgi ve desteğini alenilikten ziyade birebir özel iletişimler kuran ve Mardin’in 5’ten büyük olduğuna yakinen şahitlik etmemi sağlayan yüreği güzel yüzlerce dostu tanımaktan duyduğum memnuniyeti paylaşmak isterim.

Bölgenin tamamının etnik siyasetle hemhal edilmesinden bıkan ezici bir çoğunluktan tutunuz da, temiz ilkeli siyaseti şiddetle arzulayan memleket insanıyla karşılaşmaktan duyduğum mutluluğu paylaşmak isterim.

Yıllarca çözüm ve kardeşlik süreci ve ile hemhal olan birisi olarak, Midyat bölgesi başta olmak üzere şehrin yaklaşık %35-40 ını oluşturan AK Parti tabanının 6-7 Ekim olayları sonrası AK Partinin Mardin’e dair her davranışını pür dikkat gözlemlediğini gördüm ama hala Sayın Erdoğan’a olan güvenden kaynaklı çözümün iyi neticeleneceğine dair umutlarını sürdürdüklerini paylaşmak isterim.

Ve tüm bunların sonucunda;

Mardin için başvuran 117 aday adayının hepsi 6 kişilik listeye sığmayacağına göre bardağın dolu tarafıyla bakmayı, aday eleştirisi yapmaya yeğlerim.

6 kişilik listeyi hazırlamak her ne kadar AK Parti genel merkezinin takdiri ise de, tüm takdirlerin üzerinde Rabbimin takdiri olmazsa bunun gerçekleşmeyeceğine inandığımı ifade etmek isterim.

Pek tabi ki, aday adaylık sürecinde kendilerini ziyaret imkanı bulduğum memleketin saygın insanlarının “önemli olan partimizdir aday kim olursa destekleriz” şeklindeki tutumlarını gönüllerindeki isim listeye girmemişse dahi aynı şekilde sürdüreceklerine olan inancımın da devam ettiğini belirtmek isterim.

“Gün, kolları sıvayıp bir şeyler yapma günüdür zira hedef 400 Milletvekili ve 2023” deyip bu konuyu kapatıyorum

 

Son Sözüm Hemşehrilerime

Bizler, birkaç yıllık değil, binlerce yılın birikimini İslam kültürüyle zirveye taşımış kadim bir medeniyetin evlatlarıyız.

Bu şehir: dışarıdan makyajlı ve zehirleyen ideolojilere teslim edilmeyecek kadar önemli bir İslam şehridir.

Ağıza azıcık bal sürerek bu milleti kandıran ucuz politikaları kısa sürede fark edecek kadar derinliği olan bir şehirdir.

Hırsları ile yola çıkanlara oyunu satmayacak kadar aziz bir kenttir.

Bir yandan 3-5 tabela ismi değiştirirken, öte yandan şehrin yollarında oluşturdukları derin çukurları halkların arasında da oluşturmaya çalıştıklarını iyi okuyacak kadar kadim bir kent.

Bu kadim kentin sakinleri olarak sizlerin İstanbul’u, İzmir’i, Bursa’yı Mardin’den ayırmaya çalışan zihniyete değil, bilakis ta Erbil’e, Bağdat’a ve Yemen’e kadar birleştirmeye çalışan anlayışa 7 Haziranda eyvallah edeceğinize yürekten inanıyorum.

SON NOT: Bu yazımı en az 13 sayfalık bir karalama sayfasından damıtmaya çalıştım. Bazı cümlelerin zamanı gelsin istediğimden bir kısmını kesmek zorunda kaldım. Anlatımda kopukluk olmuşsa affola..

Selametle kalın

@akgulahmet