Seçim Heyecanı
30 Mart yerel seçimlerine 45 gün kala, bölge illerindeki sessizlik yerini seçim haraketliliğine bırakmaya başladı.
Gözlemlediğim kadarıyla Diyarbakır, Şanlıurfa Batman gibi illerde sokaklar bayrak ve çeşitli süslemelerle ana baba gününe dönmüş vaziyette.
Bunların aksine Mardin, seçimlere katılmayacakmış gibi bir görüntü sergilemeye devam ediyor.
Seçmen ise, dönüp dolaşıp 30 Martta önüne gelecek sandığı beklemeye başladı.
An itibarıyla parti ve adaylardan hem daha heyecanlı, hem de kendisinden daha emin bir duruş sergiliyor.
Aday mı, Parti mi?
Bu soru her yerel seçim öncesi cevabı en fazla aranan sorulardan birisi.
Kimi seçmene gore aday kim olursa olsun ideolojisini en iyi yansıtan parti önemli..
Kimi seçmen ise partilerin önemli olmadığını, belediyecilik hizmetlerinde kişiyi ön planda tutuğu cevabını vermekte..
Fakat önceki seçimlere oranla bu seçimlerle çok daha yakından ilgilenen ve günlük konuşmalarının büyük bir bölümünü buna ayıran seçmenin hiç bu kadaraday sohbeti yaptığını hatırlamıyorum.
Bir bakıma bölgede (BDP hariç) bu seçimi partiler değil, adaylar kazanacak..
Yerel Dinamiklerin Önemi
Büyükşehir statüsüne kavuşan Şanlıurfa, Mardin gibi iller için en kritik seçim şüphesiz büyükşehir belediye başkanlığı seçimi olacak.
Bu illerin büyükşehir olmasının ardından bütün belde belediyeleri kapandı ve bağlı oldukları ilçelerin birer mahallesi durumuna geldi.
Bu demektir ki, büyükşehir sınırları içerisinde yaşayan köy ve beldeler dahil herkes büyükşehir belediye başkanını belirlemede söz sahibi olacak.
Siyasi partiler açısından en öncelikli hedef olarak görülen Büyükşehir Belediyesini kazanmanın yolu daha once USTAD’ın raporunda ve çeşitli platformlarda ifade ettiğimiz gibi yerel dinamikleri dikkate almaktan geçiyor.
Yani hem ilçe belediye başkan adaylarının performansı, hem de belirlenecek encümen isimleri Büyükşehirin kazanılmasında çok önemli bir rol oynayacak.
Gelecek yazımda seçimin dili ve güvenliği ile aday profillerinden bahsetmek dileği ile
Sağlıcakla kalın